Evet, memleketime bunlar benim
son sözlerim. Gittiğim yok bir yere yine buradayım lakin belki de sonu
gelmeliydi bu sözlerin. Yıllarca ülkemizin geleceğinin hep iyi olmasını
istedik. Yanlış siyaset adamları ile yönetilip çocukluk yıllarımızı bir hiç
içerisinde açlık ve sefalet ile geçirdik. Belki de bu ülke için konuşma
hakkının en büyüğü bizde. Çok konuştum, hep anlatmaya ve dinletmeye
çalıştıklarım oldu. Kimisine göre ortalığı karıştıran birisi, kimine göre son
derece vatansever el üstünde tutulası oldum.
TEK BAŞINIZA YÜRÜYEMEDİĞİNİZ YOLDA KALABALIK HİÇ YÜRÜYEMEZSİNİZ
Artık susuyorum. Konuşup da
kimseye anlatamadığım derdimi söylemiyorum, susuyorum. Bundan sonra inandığım
gerçekler uğruna konuşmaktan ziyade çalışmayı, savaşmayı tercih ediyorum. Ben
bu yol da yürürken yalnızlığı tercih ediyorum ve tavsiye ediyorum ki herkes
böyle yapsın. Ülkenizi seviyorsanız önce kendinizi sevmelisiniz. Çünkü bu
ülkeyi var den de sizsiniz. Kendinize güveniniz yoksa eğer ezilmeye, yok
olmaya, sömürülmeye mahkûm olursunuz. Kendine güveni olmayan bir millete sahip
olan ülke de aynı şekilde birileri, tarafından sömürülmeye mahkûmdur.
BİR İNSANI İNSAN YAPAN KARAKTER, BİR MİLLETİ MİLLET YAPAN KÜLTÜRDÜR
Ülkeniz için savaşırken hiç bir
zaman inandığınız gerçeklerden vazgeçmeyin. Çünkü vazgeçer, değiştirir ve
değişirseniz siz tamamen bir kayıpsınızdır. İçinizdeki vatan sevdasını ortaya
çıkartmaktan hiç bir zaman çekinmemelisiniz. Çünkü bu ülke için savaşıp
hayatlarını verip kanlarını ülke topraklarına akıtanlar savaş meydanlarında nasıl
sevdiğini kocaman yürekleriyle göstermişlerdir. Eğer ki siz de bu insanların
torunlarıysanız göstermekten hiç bir zaman çekinmeyin. Türk ırkının bilinen ilk
devleti Büyük Hun İmparatorluğudur. Bu imparatorluktan sonra birçok devlet
kurmuş olan Türk halkı Anadolu topraklarında bin yıllık bir hâkimiyet kalesi
kurmuştur.
Avrupa Hun Devleti, Selçuklu ve
Osmanlı Devleti dünyanın en büyük devletleri olmuş, üç kıtaya nam salmışlardır.
Eğer varlığınızı kaybetmek istemiyorsanız ırkınızı da kaybetmemelisiniz. Tüm Türk
kültürlerini unutmamalı, unuttuklarınızı hatırlamalı, hayatınızın her anında
yaşamalısınız. Millet olmanın başlıca temeli kültür olduğunu unutmamalısınız.
DİN YÜREKTE, DEVLET AKILDA VAR OLDUKÇA BÜYÜR
Din insanların ruhunu rahatlatan
inançlar bütünüdür. Dünya üzerinde yüzlerce ırk, onlarca din bulunmakta. Her
milletin diline, dinine, kültürüne saygılı olmalı, kendi dilinize, dininize ve
kültürünüze de sonsuz sahip çıkmalısınız. Sizin büyük bir toplum olmanızı
engellemek isteyenler sizi yok etmek için artık silah değil akıl
kullanmaktadırlar. Psikolojinizi etkileyecek en stratejik konuları bulup
kullanmaktan hiç çekinmezler. Bir insanın her şeyini unutturabilir,
değiştirebilirsiniz ama dinini değiştirmeniz ne kadar kolaydır? Evet, zor bir
soru olmadı cevabı çok açık ve net "çok zor" olur. Bu sebepten sizi
bu topraklardan çıkartmak isteyenler sizi ülkenin varlık ve bütünlüğüne karşı
kışkırtmak için gerektiğinde bir imam kılığında çıkmaktan hiç utanmaz ve
sıkılmazlar. En büyük örneğini Osmanlı Devleti’nde yaşamış bulunmaktayız.
Şeyhülislam kılığında ortaya çıkarak sahte, yalan dolan dolu, varlık ve
bütünlüğü kırıcı fetvalar çıkartan kişiler aslında Yahudi’ydiler, Masondular.
Bu gün de, yarın da bu kişiler var olacaklardır. Kimi zaman bir siyasetçi gibi,
kimi zaman din adamı gibi, kimi zaman yazar, kimi zaman gazeteci, kimi zaman da
bir arkadaşınız bile olabilirler. Onların varlık ve bütünlüğü bozucu
düşüncelerini hiç bir zaman kaile almamalısınız. Sonsuz sabır içerisinde onlar
hiç yaşamıyormuş gibi davranmalı, umursamamalısınız. İşte bu sayede dünyanın en
büyük güçleri; dünyayı yönetmek arzusunda olan Masonlar, Rotchildler, "Yeni Dünya Düzeni" kurmak
isteyenler ve niceleri sizin kılınıza zarar veremeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti
Devleti’nin varlığından rahatsız olan birçok Avrupa ülkesi olmasının yanı sıra
ülke içerisinde de rahatsız olanlar vardır. Sadece bağımsızlık arzusunda olan
azınlıklar değil, irticacılar ve rejim karşıtları da olacaktır. Tüm bunlara
karşı dimdik ayakta durmanız sizin tam bir vatansever olmanız demektir.
Ülkenizin varlığını kırmak isteyenler yeri geldiğinde topraklara, yeri
geldiğinde atanıza, yeri geldiğinde dininize, yeri geldiğinde örf ve
adetlerinize laf edeceklerdir. Hiç bir şekilde bu insanların oyunlarına
gelmemeli, onların inadına göğsünüzü gere gere kültürünüzü yaşamlısınız.
Psikolojik harp denen bir konudan bahsetmek isterim. Bu konu: gururla
başarılarını izlediğimiz bordo berelilerin, devletimizin onur kaynağı Milli
İstihbarat Teşkilatı’nın da uzmanlarının eğitim aldığı son derece önemli bir
konudur. Her Türk’ün bu konu hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir.
Psikolojik savaşın anlamını bilenler kendilerini bu savaşta rahatça
koruyabilirler. Psikolojik savaş: Bireyin zihninde doğru bildiği şeyleri kırmak
amacıyla yapılan saldırıdır. Hiç bir silah kullanılmadan, kan dökülmeden
yapılan bu savaş en çok canı alan, büyük yıkım ve yok olmalara götüren bir
savaştır. Dünyada onlarca örneği bulunan bu savaşta kandırmanın sonu mutlak
galibiyettir. Doğru bildiklerinizi unutturmak isteyenler sizin psikolojinizi
etkilemek için sizin en can alıcı noktalarınızı seçerler. Dininizi kullanırlar,
değerlerinizi kullanırlar, kültürünüzü, gelenek ve göreneklerinizi hiç
çekinmeden kullanırlar. Yıllardır kahraman bildiğiniz dedelerinizi barbar diye,
zekâsıyla dünyaya korku saçan atanıza dinsiz diye, Müslümanlık diye bir din yok
o Muhammed’in uydurması diye ithamları kullanmaktan hiç çekinmez ve sizi
inandırdıkları anda da yok ederler.
VAR OL, BÜTÜN OL, BÜTÜN OLDUKÇA VATAN OL
Türkiye Cumhuriyeti Devleti bünyesinde
birçok ırktan insanı yaşatmaktadır. Hangi ırktan, hangi mezhepten, hangi siyasi
görüşten olursa olsun sizi var edecek olan en önemli şeyiniz; Bayrak, Vatan
sınırları, İstiklal Marşı, Gençliğe Hitabe, milli birlik ve beraberlik duygusu
ve ezanınızdır. Psikolojik savaşla bu ülke de sağcı-solcu, alevi-Sünni,
Türk-Kürt, Laikçi-Şeriatçı ayrımları yapılmaya çalışıldı. Bu ayrımlardan
yararlanmak için gerektiğinde terör örgütleri kuruldu, gerektiğinde katliamlar
yapıldı. Bunlar ile beceremediler film yaptılar, dizi çektiler, internet
siteleri kurdular. Dün yapılanlar bundan sonra da yapılmaya devam edecektir.
Ülkesini gerçekten seven birey bu söylemlerden uzak duran, bu ayrımları asla
yapmayan, hiç bir zaman hayatının bir yerinde kullanmayan kişilerdir.
Peki, şimdi soruyorum ülkeni
seviyor musun? Cevabın evet ise; bütünlükten vazgeçme. Biz de seni seviyoruz
kardeşim. Kürt kardeşim, Laz kardeşim, Alevi kardeşim, Sünni kardeşim...
Cevabın hayır ise; nedenini bul. Türkiye’yi sevmiyorsan, atanı, vatanını, ırkını
sevmiyorsan bu ülkenin ekmeğini yeme, suyunu içme, çocuğunu bu vatanın
okullarında okutma biz sana yakışmayız, sende bize...
Engin DİNÇ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder