O(C.C.) vardır diyemeyiz, aynı
zamanda O(C.C.) yoktur da diyemeyiz. Çünkü her şey zıttı ile bilinir. O(C.C.)
yok olmaz ki var olsun, var olmadı ki yok olsun. İnsan bu dünyada bir varlığa
sahip olduğu için yok olma özelliğine de sahiptir. Hatta bu âlem de var
olmuştur ve var olma özelliğine sahip olduğu içindir yok olma özelliğine de
sahiptir. Fakat Allah(C.C.) bu özelliklerin her birinden münezzehtir. O(C.C.)
bir bedene, fiziğe, kan ve irine sahip değildir, böyle bir fiziğe sahip
olmadığı içindir ki yok olmaz. Oysa insan başta olmak üzere tüm âlem bir fiziğe
sahiptir. İnsan, hayvan, ağaç, kaya, su v.s. her bir maddenin bir fizyolojisi
vardır. Fakat Allah(C.C.) böyle bir fiziğin ötesindedir. O(C.C.) böyle bir
fizikten münezzehtir. Böyle bir fiziğe kıyasla O’nun fiziği bu âlemde yoktur.
Öyle ki; yaşadığımız hayat bir
lâşeydir. Yani bir Hiç’tir. Çünkü asıl olan âlemin yani ahretin ya da Rabbul âlemin
var olduğu ve hayatta olduğu o âlemin bir gölgesidir. Tıpkı öyle ki akşam yolda
yürürken arkanızdan vuran ışık yere sizin benzeriniz bir gölgeyi yansıtır. O
gölge nasıl cansız, tensiz olmasına rağmen hareket halindedir. İşte yaşadığımız
âlemde gerçek âlemin bir yansımasıdır; cansız, manasız ve asıl yaşamdan uzaktır
fakat hareketli...
Allah(C.C.) insanı yaratıp Cennet’e
koyduktan sonra bir sınava tabi tutmuş ve insanoğlu bu sınavdan başarısızlıkla
çıkmıştır. Bunun üzerine yaşadığımız âlemi yaratmış ve insanı bu âleme
göndermiştir ki bu bir nevi cezadır. Keza Hakk’ın yanında bir yaşam
sürebilecekken sınavdan başarısız olmuş bu âleme gönderilmiştir. Öyle ki Allah(C.C.)
ilk yarattığı insana Âdem ismini vermiştir. Ademî; olmayan, yokluk demektir.
İşte Allah(C.C.) insana nasıl bir hiç olduğunu bildirmek için ona Âdem yani
olmayan, yok olmuş olan adını vermiştir. Ahretten, Cennetten dünyaya göndererek
bir yokun içine atmıştır vefasız insanı... O'na âdem demiş, yok ettiğini
bildirmiştir. İnsan ölüp, ahrete kavuştuğunda var olacaktır. Yaşadığımızı sandığımız
bu dünya da bir lâşeydir(Hiç), tıpkı bizler gibi.
Allah(C.C.) aklımızın sınırları
içerisine sıkıştırılamayacak kadar geniş, büyük, affedici ve kudret sahibidir.
Tek bir hücremizi dahi kendimiz kontrol altında tutamazken O(C.C.) âlemdeki her
şeyin yönetimini elinde tutar.
O(C.C) âlimdir. Düşünün ki her
yarattığı insan farklı bir DNA yapısına sahiptir. Hiçbir insan birbirine
benzemez, aynısı yaratılmamıştır. Dünya üzerinde yaşayan insan sayısının
7.000.000.000 olduğunu varsayarsak tam 7.000.000.000 bilinmeyenli denklemi
kurma özelliği sadece âlemleri, cinleri ve bizleri yaratarak ruhundan ruh
üfleyen Allah(C.C.)’a aittir.
Yarattığı âlemde hiçbir şey O’nun
tarifini yapamaz. Kimse müsaadesini almadıkça O’nu hayal edemez. Öyle ki
aklımızda bir fiziğe yerleştirmeye çalıştığımız, kimi insanların varlığına
inanmadığı, hatta kimilerinin küfür bile ettiği Rab’imiz izin vermese bunların
hiç biri yapılamaz.
O(C.C.) münezzehtir. Tüm hayal ve
sınırlardan münezzehtir.
07/11/2012
Engin DİNÇ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder